T.C. GELİR İDARESİ BAŞKANLIĞI Ankara Vergi Dairesi Başkanlığı Gelir Kanunları KDV ve ÖTV Grup Müdürlüğü |
|
|
| |||
Sayı | : | E-84974990-130[KDV5/İ/27/2022/01]-309672 | 28.07.2023 | |
Konu | : | Sözleşme Kapsamında Şirkete Bedelsiz Olarak Aktarılan Taşınmazların Vergi Mevzuatı Yönünden Değerlendirilmesi |
| |
İlgi | : |
|
İlgide kayıtlı özelge talep formlarınızdan, sermayesinin tamamı Özelleştirme İdaresi Başkanlığına ait kamu şirketi olduğunuz, Özelleştirme Yüksek Kurulunun 7/5/2008 tarih ve 2008/29 sayılı Kararına istinaden Şirketiniz ile … arasında işletme hakkı devir sözleşmesi tanzim edildiği, mezkur sözleşmenin "Geri Devir" başlıklı kısmında, sözleşme süresince işletici firma tarafından her ne şekilde olursa olsun sözleşme konusu ile ilgili olarak edinilen her türlü taşınmazın mülkiyetinin sözleşmenin sona ermesi durumunda Şirketiniz adına tescil ettirileceği ve bunlara ait tüm hakların bedelsiz olarak Şirketinize devredileceğinin ifade edildiği, bu kapsamında … tarafından 4 adet taşınmazın mülkiyetinin Şirketinize bedelsiz olarak aktarıldığı ve Şirketiniz adına tapuda tescilinin yapıldığı belirtilerek, bedelsiz olarak devredilen taşınmazların hangi değerleme ölçüsü ile değerleneceği, devir işleminin Katma Değer Vergisi (KDV) Kanunu ve Kurumlar Vergisi Kanunu karşısındaki durumu hususlarında Başkanlığımız görüşünün talep edildiği anlaşılmıştır.
KURUMLAR VERGİSİ KANUNU YÖNÜNDEN:
5520 sayılı Kurumlar Vergisi Kanununun 6 ncı maddesinde, kurumlar vergisinin mükelleflerin bir hesap dönemi içinde elde ettikleri safi kurum kazancı üzerinden hesaplanacağı, safi kurum kazancının tespitinde, Gelir Vergisi Kanununun ticari kazanç hakkındaki hükümlerinin uygulanacağı hükme bağlanmış olup, safi kurum kazancının tespitinde Kurumlar Vergisi Kanununun 8 inci maddesi ile Gelir Vergisi Kanununun 40 ıncı maddesindeki giderler, hasılattan indirim konusu yapılabilecektir.
193 sayılı Gelir Vergisi Kanununun "Bilanço Esasında Ticari Kazancın Tespiti" başlıklı 38 inci maddesinde ise; bilanço esasına göre ticari kazancın teşebbüsteki öz sermayenin hesap dönemi sonunda ve başındaki değerleri arasındaki müspet fark olduğu, bu dönem zarfında sahip veya sahiplerce işletmeye ilave olunan değerlerin bu farktan indirileceği, işletmeden çekilen değerlerin ise farka ilave olunacağı, ticari kazancın bu suretle tespit edilmesi sırasında, Vergi Usul Kanununun değerlemeye ait hükümleri ile bu Kanunun 40 ıncı ve 41 inci maddeleri hükümlerine uyulacağı hükme bağlanmıştır.
Ticari kazancın tespitinde iki temel ilke geçerlidir. Bunlar "dönemsellik ilkesi" ile "tahakkuk esası ilkesi"dir. Tahakkuk esası ilkesinde, gelir veya giderin miktar ve mahiyet itibarıyla kesinleşmiş olması yani geliri veya gideri doğuran işlemin tekemmül etmesinin yanı sıra miktarının ve işlemden kaynaklanan alacağın veya borcun ödeme şartlarının da belirlenmiş olması gereklidir. Bu esas dikkate alındığında bir gelir veya gider unsurunun özel bir düzenleme bulunmadığı sürece, mahiyet ve tutar itibariyle kesinleştiği dönemin kazancının tespitinde dikkate alınması gerekmektedir. Dönemsellik ilkesi ise bu gelir veya giderin ilgili olduğu döneme intikalinin sağlanmasıdır.
Öte yandan...
Tüm özelliklerimizi 30 gün boyunca ücretsiz deneyerek sistemimizi test edebilirsiniz. Anında aktivasyon. Not: Bazı kısıtlamalar içerir.
Ücretsiz DeneTüm özellikleri seçtiğiniz paket doğrultusunda sınırsız olarak kullanabilirsiniz. Anında aktivasyon.
Hemen Satın Al